trabzon hakkında bilgiler listesi için eklenen 31 entry bulunmaktadır.
 

güneyinde gümüşhane ve bayburt, batısında giresun, doğusunda rize illeri ile çevrili olan trabzon, kuzeyinde de karadenize kıyısı vardır. yerleşim yoğunluğu sahil kesimlerindedir. deniz seviyesinden başlayarak güneye doğru artan yükseklik bölgede 3000 metreyi bulur. yüksek kesimlerde genellikle dağlar, tepeler ve yaylalar yer almaktadır.

bitki örtüsü açısından son derece zengin olan trabzon'da 440'ı bölgeye has, türkiye genelinde nadir olan 2500 bitki türü bulunmaktadır.

yıllık deniz suyu sıcaklığı ortalaması 16.1° olup, ağustos ayında 27.5°c' ye ulaşır. en düşük değer ise, mart ayında 6.0°c dır. senenin her ayı yağışlı olan karadeniz rejiminin bariz özelliklerini taşır.

 

kent tarihinde ilk defa m.ö. 5. yüzyılda milletli kolonistler tarafından kurulmuştur.

roma ve bizans devirlerini yaşayan trabzon, 1204 yılında pontus devletinin başkenti olmuştur.

1461'de fatih sultan mehmet tarafından alınan kentte yavuz sultan selim şehzadelik yapmış, kanuni sultan süleyman bu kentte doğmuştur.

 

pek çok yemeği yapılan hamsi, karalahana ve mısır ekmeği, hamsi kuşu, hamsi pilavı, hamsili kaygana, hamsi tava, lahana kavurması, hoşmerim, akçaabat köftesi, kıymalı ve peynirli trabzon pidesi, hamsiköy sütlacı yöre yemeklerindendir.

 

eskinin daracık arnavut kaldırımlarının üzerinde yürüyüp tek katlı arasta biçimli ve koridoru andıran, hemen hemen tüm trabzon halkının alışveriş mekanı olan kemer altında trabzon'a has telkari usulü ile el yapımı gümüş eşyaları görmelisiniz. altıncılar ve gümüşçüler çarşısını mutlaka gezmelisiniz.

 

trabzon'a gidince;
yörenin en iyi korunmuş, denizden tepelere kadar uzanan trabzon kalesini gezmeden,
şehrin 7 km güneybatısında soğuksu mevkinde 19.yüzyıl sivil mimari örneği ile yapılmış ve trabzon halkının atatürk'e bir hediyesi olan atatürk köşkünü ziyaret etmeden,
fatih veya irena kulesi olarak bilinen ve cephanelik olarak kullanılan mekanı görmeden,
yayla şenlikleri mayıs ayının ilk pazar günü başlayarak ağustos ayının sonuna kadar süren festivaller trabzon'un simgesi halindedir. festival tarihlerinde trabzon'a gelirseniz festivale katılmadan,
kışın trabzon'a geldiyseniz, sümela manastırını kar altında görmeden,
sümela manastırı gezisi sonrası yol güzergahında bulunan lokantalarda, kara lahana dolması, kayana, hamsiköy'de hamsiköy sütlacı yemeden,
uzungölü gezmeden,
tereyağında alabalık ve tüm karadenize özgü yemekleri tatmadan,
dönmeyin...

 

trabzon yayla turizmi.

trabzon kentinin tarihsel süreç içerisinde önemli bir potansiyeli olan kültür turizminin yanı sıra "4 mevsim 12 ay turizm" düşüncesi ile turizme yeni aktiviteler kazandırılma çalışmalarına başlanılmış, kentin %30 unun dağlık oluşu nedeni ile yöreye uygun turizm çeşidi olan "yayla turizmi" ön plana çıkmaya başlamıştır. bu bağlamda olmak üzere turizm bakanlığınca trabzon ilinde 6 (altı) yayla bakanlar kurulu kararınca turizm merkezi olarak ilan ettirilmiştir. turizm merkezi ilan edilen bu yaylalarda kamu kurum ve kuruluşlarınca alt ve üst yapı çalışmalarına başlanılmış, öncelikle ulaşım ele alınarak yolların standart hale getirilmesi ,elektrik, su, telekomünikasyon, wc, çeşme, gibi sosyal ihtiyaçları içeren yatırımlara ağırlık verilmiştir.

yaz aylarının sıcak ve nemli havasına karşılık; trabzon yaylaları çok çeşitli flora ve faunaları, zengin ormanları, krater gölleri, ırmakları, coşkun dereleri, peyzaj görüntüleri, dağ ve doğa yürüyüşleri, rafting, kano ve kış sporları, av ve olta balıkçılığı, çim kayağı, şifalı suları, yöresel yemekleri, halkın kültürel yaşantısı gibi değerleri ile önemli bir potansiyel oluşturur.

yaylacılık ; doğal ve ekonomik nitelikleri yanında sosyal bir olgu olarak da önem taşımaktadır.yaylaya çıkmak (yayla göçü) çok eskilerden beri gerçekleşmektedir. yöre kültüründe bu geleneğin en belirgin ifadesi "yayla şenlikleri"dir. bu şenliklerin kalabalık ve uluslararası nitelelikte olanları kadırga yaylası otçu haftası şenliği, şalpazarı geyikli beldesi sis dağı şenlikleri, akçaabat ilçesi hıdırnebi yaylası şenliği, maçka lişer yaylası soğuksu şenliği, vakfıkebir karadağ yaylası şenlikleridir. bu şenliklerde binlerce insan kadınlı-erkekli, yaşlısı-genci, el ele birlik ve beraberlik içerisinde horon halkaları oluşturup kemence, davul-zurna eşliğinde saatlerce horon oynarlar.

yaylalarda turisti büyüleyecek güzellikte yayla evleri vardır. nemi seven çiçek ve bitkilerle süslüdür. yaz aylarında aşağı köylerin halkı yaylalara göçer. etraftaki kahvehane, fırın, kasap ve cami gibi sosyal imkanlar çevreye canlılık verir. kışın karla kaplı oluşu yazın sıcağında sis ve çise içinde oluşu yaylalarımızın en önemli özelliğidir. dağlardan çıkan akarsular denize kavuşmak için adeta coşar gider. böylesine görülmeye ve yaşanmaya değer olan yaylalarımıza son yıllarda artan ilgi nedeniyle her yıl gelen binlerce insanın konaklama ihtiyacının karşılanması amacı ile özel sektörün yanı sıra trabzon valiliği olarak da öncü-örnek olması amacıyla akçaabat hıdırnebi yaylasında ahşap yaylakent oluşturulmuştur. doğaya uyumlu doğayı bozmayan evler olan bu yayla kente ulaşım asfalt yolla yapılmaktadır. yaz kış her mevsim ulaşıma açık olan bu yaylanın denizden yüksekliği 1650 metredir. yine yayla turizmi kapsamında çaykara ilçemizin uzungöl bucağı bungolov tipi konaklama tesisleri ve ünlü alabalığı ile binlerce yerli ve yabancı turistlere hizmet vermektedir.

trabzon'a 99 km ve çaykara ilçesine 19 km uzaklıkta deniz seviyesinden 1090 m yükseklikte bulunan uzungöl dik yamaçları ve muhteşem orman örtüsü ile alplerin güzelliğini geride bırakmaktadır.
alternatif olarak zigana dağında sütlacı ile meşhur hamsiköy sınırları içinde özel sektörce yapılan zigana tatil köyü de konuklarına dört mevsim yörenin kültürel, folklorik özelliklerini sunmaktadır.
her ne kadar turizm bakanlığınca altı yayla turizm merkezi ilan edilmişse de bu yaylalarımızın dışındaki diğer yaylalarda aynı değer ve özelliktedirler.

yeşil ve mavinin böylesine harikulade göz kamaştırıcılığı tabiatın anlatılması zor güzelliğini dinlenme, gezi, spor imkanları kentimizin turizm gerçeğine uygun turizm şekli olan yayla turizm i olarak normal değişimini tamamlamaktadır.

trabzon köylerine ve yaylalarına motorlu araçlarla gidilebilir. her yerleşim birimi ile haberleşme yapma imkanı vardır. ahalinin yaşayışı, geleneksel kültür unsurlarının (halk mimarisi, etnografik malzeme vs..) bazı yörelerimizde günümüze kadar korunarak gelebilmiş halkın yaşayışı, adetleri, mimarisi, tarımsal faaliyetleri, sanat faaliyetleri, yöresel el sanatları (kestane ve fındık dalından örme sepetler, şal, kaytan, keşan, peştamal, kemençe müziği ve yöresel yemekleri) kentin cazibesini arttırmaktadır.

bütün bu sayılanların yanı sıra kentin turizmini cazip kılan unsurlar içinde kente hakim tepe üzerinde önemli bir peyzaj unsuru ve mesire yeri olan boztepe, soğuksu, maçka hamsiköy, düzköy haçka, kayabaşı, çamburnu, yıldızlı seragölü, yüzüncü yıl parkı ile birlikte sağlık turimine imkan sağlayan şifalı suları (tablo 4) mağara turizmi kapsamında düzköy ilçesi çalköyü beldesi ve mağarası önemli bir potansiyeldir.

trabzon ilinin turizmde hak ettiği payı alabilmesi için kongre turizmi, spor turizmi, gençlik turizmi, sağlık turizmi, doğa turizmi, yat turizmi, kültür turizmi gibi turizm çeşitlenmesi çalışmaları devam etmektedir.
trabzon ilinin turizm potansiyelini en iyi şekilde değerlendirmek turizm çeşitliliği sağlayan yaygın bir turizm arz dokusu yaratmak amacı ile kısa, orta ve uzun dönemli planlama çalışmaları ve plan zamanlaması belirlenmiştir. bu belirlenen çalışmalar ışığında ortaya çıkan turizm potansiyeli cazibeli kılınarak turizm hizmetine sunulması ile kente ziyaretler artmıştır.turist sayısına oranla konaklama, yeme- içme tesislerinin de sayısı artmış, kaliteli ve vasıflı personel ile turizme hizmet vermektedirler.

kenti ziyaret edenlerin başında bilhassa 1989 yılının ağustos ayında sarp sınır kapısının açılması ile yoğunlaşan bağımsız devletler topluluğu (bdt) vatandaşları ilk sırayı almış onları takiben almanlar, ingilizler, fransızlar, hollandalılar, belçikalılar, japonlar, abd'liler, italyanlar gelmektedirler.
trabzon'da turizm potansiyelinin en iyi şekilde gerçekleştirilmesi turizm kaynaklarından etkin şekilde yararlanması ekonomisine de büyük canlılık getirdiği gibi ülke ekonomisine de katkı sağlamaktadır.
trabzon kentine gelen yabancı misafirler türk konuk severliğinin en güzel örneği ile karşılaşmaktadırlar. ülkelerine dönerken memnun, mutlu olarak ve de bir daha ki seneye gelmenin planlarını yapmaktadırlar.
yeşil-mavi ve türk konukseverliği için bulunmaz bir kent trabzon.

 

Bu listeler ilginizi çekebilir!

üst bottom